Sisifos’a hürmetkâr bir ruh hali*
Sebat-sabır ilişkisini, zanaatkâr meşrebince düşünmeli. Sebatla sabır en iyi, zanaatkâr emeğinde geçinirler. İşini iyi yapma arzusu, çalışmadaki gurur, [6] sabrın tahammülünü sebatkârlığın azmiyle birleştirir. Sonucunu, getirisini, ucundaki başarıyı düşünmeden, –sadece onu düşünmeden–, hırsı, öfkeyi de ağır çekime alarak, uğraşın kendisine anlam yükleyerek, ondan haz alarak uğraşmak, zahmetin sıkıntısını, tekdüzeliğin yıpratıcılığını eksiltir. Uğraşın kendisi, örnek teşkil eder, bir davete dönüşür. Sisifos’a hürmetkâr bir ruh halinden söz ediyoruz.
Yazının devamı için tıklayınız.
İş dünyasının, iş yapış şekillerinin, insanın, kaynağın, işleyişin dönüşmeye, biriktirdiklerimizin değerine odaklanmaya, yeniden değerlendirmeye, güven ve dayanışmanın artmasına, sadeleşmeye, daha büyük bir amacın parçası olmaya, tüketmekten çok üretmeye, yeni nesil yönetici, yeni nesil girişimci, yeni nesil esnaf, yeni nesil iş yapış şekillerine, kısacası yenilenmeye ihtiyacımız var.
Marka Kültür Hafıza
Konuşmak, canlılığın devamı, canlılık da anlaşmanın imkanıdır. Artık hakkında konuşmayı bıraktığımız şey donar, varlığımıza katılma imkanı yaşamla ilintili olmaz. Barış hakkında konuşmalıyız, çünkü barışın bu yaşama, yaşantımıza karışması ancak başka türlü bir yaşama imkanı açabilir bize. Barış hakkında konuşarak barışı diri tutma daveti bizimkisi.
Barış Çemberi
Antakya’da “yaşamın yeniden inşası”nı, “doğa ana”nın el verdiği kadınları ve üretkenliği merkezine alan, Antakya’yı iyileştirmek için kendi faaliyet alanında canla başla çalışanlara kulak verdiğimiz yeni bir yolculuğa çıkıyoruz ve bu yolculukla sizlerle buluşmayı diliyoruz: Günaydın Antakya!
Günaydın Antakya
Filler ve Karıncalar, kişi girişimci olmaya karar verdiğinde kendisini bekleyen süreçlerin cennet değil yaşama savaşı olduğunu bilsin diye girişim ve girişimcinin kutsanmasından basiretli tüccar olmaya giden yollar üzerine farklı bakış açıları sunar. Herkes girişimci olmak zorunda değildir!
Filler ve Karıncalar
İstanbullu Arif. Şehri bilen, şehri seven, arada bir kızan, şehirde mütemadiyen gezmekte olan biri. Kentin dünü, bugünü, geleceği ile alâkadar. İstanbul’un tarihine, kültürüne, doğasına, hayvanına, insanına, yaşantısına, mutfağına, sokağına ilgili ve muhabbetli. Şehirde yaşama konusunda mahir. İtalyan motoruyla Kentin sokaklarını, caddelerini, meydanlarını keyifle temaşa ediyor.
Arif'in İstanbul
Güncesi
Ses etmek, ses vermek, seslenmek, sessiz kalmamak; ses olmak, ses üretmek, podcast bize 6 Şubatın ardından, Antakya günlerimizden filizlenip geldi. İyi ki geldi. Çok konumuz, çok meselemiz var.
Ve öylesine yaratıcı, özgür, umutlu, mücadeleci, iyi, nitelikli, akıllı, çözümcü, eşitlikçi, dayanışmacı, inatçı, kendinden serseri, isyankâr, neşeli, yalın, başka türlü gözlerle bakabilen, pırıl pırıl şahane kafalardan ve topluluklardan üreyen sesler var ki. İşte o seslerle podcast merkezinde muhtelif üretimler yapmak, ses etmek için kuruldu MuseBirds Media.